< Yeşaya 60 >
1 “Kalk, parla; Çünkü Işığın geliyor, RAB'bin yüceliği üzerine doğuyor.
Be enlightened, be enlightened, O Jerusalem, for your light is come, and the glory of the Lord is risen upon you.
2 Dünyayı karanlık, halkları koyu karanlık örtüyor; Oysa RAB senin üzerine doğacak, Yüceliği üzerinde görünecek.
Behold, darkness shall cover the earth, and [there shall be] gross darkness on the nations: but the Lord shall appear upon you, and his glory shall be seen upon you.
3 Uluslar senin Işığına, Krallar üzerine doğan aydınlığa gelecek.
And kings shall walk in your light, and nations in your brightness.
4 “Başını kaldır da çevrene bir bak, Hepsi toplanmış sana geliyor. Oğulların uzaktan geliyor, Kızların kucakta taşınıyor.
Lift up your eyes round about, and behold your children gathered: all your sons have come from far, and your daughters shall be borne on [men's] shoulders.
5 Bunu görünce yüzün parlayacak, Yüreğin heyecandan hızlı hızlı çarpacak; Çünkü denizin zenginlikleri senin olacak, Ulusların serveti sana akacak.
Then shall you see, and fear, and be amazed in your heart; for the wealth of the sea shall come round to you, and of nations and peoples; and herds of camels shall come to you,
6 “Deve sürüleri, Midyan'ın ve Efa'nın deve yavruları Senin topraklarını dolduracak. Bütün Saba halkı geliyor, Altın ve günnük getiriyor, RAB'bin erdemlerini ilan ediyorlar.
and the camels of Madiam and Gaepha shall cover you: all from Saba shall come bearing gold, and shall bring frankincense, and they shall publish the salvation of the Lord.
7 Kedar'ın bütün sürüleri sana gelecek, Nevayot'un koçları senin buyruğunda olacak, Sunağımın üzerinde kabul edilen sunular olarak sunulacak. Böylece görkemli tapınağımı daha görkemli kılacağım.
And all the flocks of Kedar shall be gathered, and the rams of Nabaeoth shall come; and acceptable sacrifices shall be offered on my altar, and my house of prayer shall be glorified.
8 “Nedir bunlar, bulut gibi, Yuvalarına yaklaşan güvercinler gibi süzülüp gelenler?
Who are these [that] fly as clouds, and as doves with young ones to me?
9 Bana umut bağlayan kıyı halklarının, Ticaret gemileri öncülüğünde Senin çocuklarını altınlarıyla, gümüşleriyle birlikte Tanrın RAB'bin adı için, İsrail'in Kutsalı için Uzaktan getiren gemileridir bunlar. RAB seni görkemli kıldı.
The isles have waited for me, and the ships of Tharsis amongst the first, to bring your children from afar, and their silver and their gold with them, and [that] for the sake of the holy name of the Lord, and because the Holy One of Israel is glorified.
10 “Yabancılar senin surlarını onaracak, Kralları sana hizmet edecek. Öfkelendiğimde seni cezalandırdıysam da, Kabul ettiğimde sana merhamet göstereceğim.
And strangers shall build your walls, and their kings shall wait upon you: for by reason of my wrath I struck you, and by reason of mercy I loved you.
11 Kapıların hep açık duracak, Ulusların serveti ve zafer alayları ardında yürütülen yenik krallar Gece gündüz açık kalan bu kapılardan girsin diye.
And your gates shall be opened continually; they shall not be shut day nor night; to bring in to you the power of the Gentiles, and their kings as captives.
12 Çünkü sana kulluk etmeyen ulus ya da krallık yok olacak, Evet, o uluslar tam bir yıkıma uğrayacak.
For the nations and the kings which will not serve you shall perish; and those nations shall be made utterly desolate.
13 “Lübnan'ın görkemi olan çam, köknar ve selvi ağaçları, Tapınağımı süslemek için hep birlikte sana taşınacak. Ayak bastığım yeri görkemli kılacağım.
And the glory of Libanus shall come to you, with the cypress, and pine, and cedar together, to glorify my holy place.
14 Seni ezenlerin çocukları Gelip önünde eğilecekler; Seni hor görenlerin hepsi, ‘RAB'bin kenti, İsrail'in Kutsalı'nın Siyon'u’ Diyerek ayaklarına kapanacaklar.
And the sons of them that afflicted you, and of them that provoked you, shall come to you in fear; and you shall be called Sion, the city of the Holy One of Israel.
15 “Kimsenin uğramadığı, terk edilmiş, Nefret edilen bir yer olduğun halde Seni sonsuz bir övünç kaynağı, Bütün kuşakların sevinci kılacağım.
Because you has become desolate and hated, and there was no helper, therefore I will make you a perpetual gladness, a joy of many generations.
16 Uluslar ve krallıklar Bir anne gibi seni emzirecekler. O zaman bileceksin ki, seni kurtaran RAB, Seni fidyeyle kurtaran, Yakup'un Güçlüsü benim.
And you shall suck the milk of the Gentiles, and shall eat the wealth of kings: and shall know that I am the Lord that saves you and delivers you, the Holy One of Israel.
17 Sana tunç yerine altın, Demir yerine gümüş, ağaç yerine tunç, Taş yerine demir getireceğim. Barışı yöneticin, doğruluğu önderin yapacağım.
And for brass I will bring you gold, and for iron I will bring you silver, and instead of wood I will bring you brass, and instead of stones, iron; and I will make your princes peaceful, and your overseers righteous.
18 Ülkenden şiddet, sınır boylarından Soygun ve yıkım haberleri duyulmayacak artık. Surlarına Kurtuluş, kapılarına Övgü adını vereceksin.
And injustice shall no more be heard in your land, nor destruction nor misery in your coasts; but your walls shall be called Salvation, and your gates Sculptured Work.
19 “Gündüz ışığın güneş olmayacak artık, Ay da aydınlatmayacak seni; Çünkü RAB sonsuz ışığın, Tanrın görkemin olacak.
And you shall no more have the sun for a light by day, nor shall the rising of the moon lighten your night; but the Lord shall be your everlasting light, and God your glory.
20 Artık güneşin batmayacak, ayın çekilmeyecek, Çünkü RAB sonsuz ışığın olacak, Sona erecek yas günlerin.
For the sun shall no more set, nor shall the moon be eclipsed; for the Lord shall be your everlasting light, and the days of your mourning shall be completed.
21 Halkının hepsi doğru kişiler olacak; El emeğim, görkemimi göstermek için diktiğim fidan, Ülkeyi sonsuza dek mülk edinecek.
Your people also shall be all righteous; they shall inherit the land for ever, preserving that which they have planted, [even] the works of their hands, for glory.
22 En küçük ailen bini bulacak, Sayıca en az olanı koca bir ulus olacak. Ben RAB, zamanı gelince bunu hızlandıracağım.”
The little one shall become thousands, and the least a great nation; I the Lord will gather them in [due] time.